Anna


“Mutlu aileler hep birbirlerine benzer, her mutsuz ailenin ise kendine özgü mutsuzluğu vardır” desem, çoğunluk Anna Karenina'dan bahsettiğimi anlar yukarıya bakamamış olsa bile. Evet bugün edebiyat tarihinin en önemli romanlarından sinema/tv uyarlaması ile karşınızdayız “kitaptan uyarlanan filmler” bölümünde.
Mutheşem Gatsby'den daha fazla uyarlandığını tahmin edebilirsiniz elbette bu romanın. Kolay değil Dostoyevski, Nabokov ve Faulkner gibi edebiyatın en önemli isimleri tarafından romancılığın zirvesi olarak tanımlanmak. 1878'den beri 9 tiyatro, 4 bale, 10 opera, 2 radyo oyunu, 9 televizyon ve 19 film uyarlaması var Anna ile Vronsky'nin bu aşkının. Bazı filmleri kısa kısa geçerek sinema tarihinde yer etmiş filmlere dikkat çekmek istiyoruz biz ama.

İlk olarak 1911'de Fransız yönetmen Maurice André Maître tarafından ve daha sonra 1914 yılında Rus yönetmen tarafından Vladimir Gardin tarafından beyaz perdeye uyarlanmış Anna Karenina. 1915'te Amerika'da çekilen ve ünlü sessiz film yönetmeni J. Gordon Edwards'ın

yönettiği versiyon halen kayıp. Daha sonra 1918'de Márton Garas. Tarafından yönetilen bir Macar versiyonu da mevcut. Bundan sonraki iki filmde de ünlü Greta Garbo oynuyor. 1927'de Edmund Golding tarafından sessiz çekilen ilk film (Love) romana uygun bir şekilde çekilse de , Amerikan izleyicisi için “mutlu son”la bitirilen bir çekimi mevcut.
1935'de Clarence Brown çekilen film ise eleştirmenlerden olumlu tepkiler almasının yanı sıra Venedik Film Festivali'nde en iyi yabancı film ödülünü kazanıyor. Garbo kariyerinin doruğunda mükemmel bir Anna sunuyor izleyenlere.
1948 yılında “Rüzgar Gibi Geçti”nin ünlü Scarlet'i Vivien O'leigh canlandırıyor Anna'yı Julien Duvivier'ın yönettiği filmde ama Greta Garbo'nun performansının yanına yaklaşamıyor bu savaş sonrası filminde.
50-60'larda çekilen, Rus, Hint, ve Mısır versiyonları ve bir BBC televizyon dizisi var Sean Connery'nin de oynadığı. 1967'de Rus yönetmen Alexander Zarkhi alıyor bu kez kitabı eline ve Tolstoy'un bu şaheserini ona layık bir şekilde uyarlıyor beyaz perdeye, bir Rus kitabını en iyi bir Rus yönetmen çeker dercesine. Tatiana Samoilova şu ana kadarki en akılda kalıcı Anna performansını sergiliyor filmde.
Arada İtalyan, İspanyol ve Rus bale versiyonlarını görüyoruz bu klasiğin. 1977'deki başka bir BBC dizisinin ardında 80'lerin ünlü yıldızı Jacqueline Bisset Anna oluyor televizyon için çekilen 1985 tarihli Simon Langton filminde. Vronsky ise ilk Süpermen Christopher Reeve. 1990'dan sonra Rusya batıya açılıyor, Bernard Rose Rusya'da çekiyor bu kez Anna Karenina'yı. Braveheart'ı yeni bitiren Sophie Marceau canlandırıyor Anna'yı, Sean Bean'imizle 1997'deki filmde (kendisinin ölmediği nadir filmlerden biri) Romanın çok gerisinde kalarak tarihin vasat filmleri arasına giriyor bu film de.
2000'den sonra gelişen TV sektörü ile Anna Karenina uyarlamaları da artıyor. İngiliz, Rus, Filipinler, Avusturalya uyarlamaları boy gösteriyor mini dizilerle. 2012 yılında Joe Wright'ın yönettiği başka bir filmde, birçok klasikte başarıyla oynamasına rağmen aklımızda hala Karaip Korsanları'ndaki rolü nedeniyle “Elisabeth Swan” olarak kalan güzel Keira Knightley' canlandırıyor Anna'yı. Filmi beğenenler çoğunlukta olsa da, Tolstoy'un eserinin oldukça gerisinde kaldığını söyleyen büyük bir kesim de mevcut. Ama filmin görsel olarak bir sanat eseri olduğu da bir gerçek.
2015'te 5 Avrupa ülke televizyonunun ortak çektiği 2 bölümlük TV filminin dışında, Anna Karenina  son olarak 2017 yılında Rus Karen Shakhnazarov tarafından “Anna Karenina: Vronsky's Story” adıyla çekilmiş. Kitaptaki olayların daha sonra Vronsky tarafından anlatıldığı bu filmde (TV versiyonu da mevcut) Anna'yı Elizaveta Boyarskaya canlandırıyor. Kitabı okuyanlar için farklı bir bakış açısı sağlıyor.
Gördüğünüz gibi Tolstoy'un Anna ile Kont Vronsky'nin yasak aşkını ön planda tutarak 19. yüzyıl Rusya'sını anlattığı bu dev eser yüz yıldır filmcilerinden radarından çıkmıyor. Eminim daha onlarca Anna'lar göreceğim – hiçbiri kitaptakine yaklaşabilecek mi bilmiyorum ama...

Yorumlar