Sebepsiz


Eskiden de aynı mıydım, yoksa bu aralar mı böyle oldum bilmiyorum. Artık eskiye dair sahip olduğum bir şey kalmadı. Değişiyorum her gün. Bilmiyorum ne yaptığımı çoğunlukla- bilmek de istemiyorum zaten. Beni rüzgarında sürükleyen birisi varsa bile o rüzgarda olmak hoşuma gitmiyor artık eskisi gibi. Büyüdüm mü, hissizleştirdi mi beni anlamıyorum. Sonuna kadar aynı hissederim sanıyordum- sonu yokmuş meğer, ben aynı hissediyorum gerçi ama anlamsızlığımı köküne kadar hissediyorum da. Hissetmemem gerekiyor benden başka herkesin düşündüğü gibi. Karşımdakini ikna edememişken daha kendim nasıl inanacağım ki böyle olması gerektiğine. Sonuçta en baştan beri dediğime kendim karşı çıkıyordum ne zamandır- bitmesin her şey diyordum, ama benden başka herkes için bitmiş aslında, ben niye çabalıyorum ki hala. Cümleler tek kelimelere döndüğünde yapacak bir şey kalmamış demektir diyen ben değil miydim zamanında? Neden uzatmaya çalışıyorum ki ucundan çekip aşikar olanı? Neden acı çekiyorum, kandırmaya çalışıyorum ki inanmadığım halde aşık olduğuma? Ya da olduğuna hala? Acımayla özleme arasındaki farkı ayırt etmemek için uğraşıyorum ne zamandır. O kadar oldu mu ki ben- o kadar ümitsiz miyim yazdıklarım kadar? Yağmur yağsa da bıraksam kendimi diyorum hiçliğe - düşünmesem diyorum, gelmese aklıma perşembe bir daha. Neden gece uzandığımda başka bir şey ya da birisi gelmiyor gözlerimin önüne- değer verilmemek benim için o kadar önemli mi? Gecelerimin sensizliğinin bitmeyeceğini bilmek zaten yeterince koyuyorken senin dizilerindeki ayyaş bir amca kadar olamamak nasıl hissediyor düşündün mü? BU kadar mıymış sana olan sevgim hiç düşündün mü- neden eridiğini ikna etmeye çalışıyorum kendimi- ya da başka kurtuluş şansım yok mu? Gerçekten sen mi daha ağırsın bugün içimde, ben mi beceremiyorum artık uçmayı? Bir şeyler yapmayı sırf senin için sevdiğimi biliyordun diye düşünüyorum, şimdi ne için yapıyorum ki, yazıyorum ki her şeyi? Ben de diyebilecek miyim acaba senin gibi içimden seni artık düşünmek istemiyorum diye- başarabilecek miyim senin gibi yok saymayı karşımdakini? Hala her noktaya elimi uzatacak mıyım yoksa imdat der gibi? Bazen bakıyorum karşımdaki denize, yürüyüp gitsem diyorum sonuna kadar, götürür nasılsa senden uzağa- çabalamam daha fazla artık diye. Mutlu ederim belki hala seni o zaman uzun bir aradan sonra. Niye senin mutluluğunu düşünüyorum ki hala, ben o kavramı çoktan unutmuşken? Kapatmam gerek kendimi artık, elim gitmiyor ama- ne bileyim ben? Bırakamıyorum kendimi artık sana - bıktım artık olmaktan.

Yorumlar