Uyumak için ayırdığım gecelerden biriydi. Gözlerini gözlerimin önüne koymuş, onlar bakarak kararsızlığa doğru seyrediyordum. Bir ninni bekliyordum geceden. Genç olduğum zamanlardan gelecek bir ninni belki de. Tam gözlerimiz kapanmak üzereyken piştice, gece kendine geldi ve başladı müzik. Pastoral bir şeyler umuyordum kendisinden, fazla yakıştıramasam da. Ama o kendisine ait olanı, en karanlık olanı döküyordu bana. Karanlık çaldı ben düştüm aşağıya. Ben düştüm, onun sesi yükseldi. Bitmedi hiç, sürekli akıyorduk ninniyle ben ve tabii ki de sen. Mavi insanların yaşadığı bir yere indik ilk önce. Şirinler diyordu senin gözlerin. Değildi, mavi gözlüydü hepsi tüm kötü adamlar gibi. Ninni arkamızda yaşamaya devam ederken boyadık hepsinin gözlerini ve kaçtık. Akmaya devam ettik maviler köyünden ateşe doğru. Bir gariplik vardı her şeyde burada. Ateş olamazdı gecenin ninnisinde. Soğuk dedin zaten, baktık. Soğuk içiniz yazıyordu. Soğuktu ikimizin içi de. Kısık gözlerle ateşin içinden geçtik. Sen ben, ben sen olmuştuk artık. Gözlerimiz daha doğrusu. Ninni hala vardı, biz birbirimizin gözlerinin tadını çıkarıyorduk şekerli. Ben ikimizin adına yaşıyordum belki de. Sen neredeydin kim bilir? Bir sinemaya geldi ninni sonra. Biz de geldik, gözlerimiz. Senin bende benim sende olan gözlerimiz; kapalı gişe, geceyi bekledik, filmi başlatmasını. Açıktı hava, yıldızlardı film, aydı hikaye seyrettiğimiz. En iyi yönetmeni bulamadan kaçtı ninni, en heyecanlı yerinde. Şaşkın ve yorgun gözlerini alıp koştum ben de arkasından. Sen, gözlerim, dalmıştı filme beni unutup. Seslendim orada, herkes ayıpladı, sen de ayıpladın. Gece de ayıpladı. Yerin dibine geçtik. Ninni oradaydı. Hala mı dedim. Cevap vermesine gerek yoktu. Buradaki ateş gerçekti. Yerin dibinde her şey gerçektir dedi gece. Gözlerime baktım. Gidelim diyorlardı. Uzaklaştık oradan, ninni de takip etti bizi. Ondan başka gelen de yoktu zaten. Gece , ay, yıldızlar,umut - hepsi vaz geçmişti bizden. Sus artık dedim yatağımın üstüne geldiğimizde, ben bu geceyi uyumaya ayırdım. Sustu ninni. Ben gözlerimi öptüm, sonra seninkileri kapattım. Rüyamızda birbirimize bakıyorduk.
Uyumak için ayırdığım gecelerden biriydi. Gözlerini gözlerimin önüne koymuş, onlar bakarak kararsızlığa doğru seyrediyordum. Bir ninni bekliyordum geceden. Genç olduğum zamanlardan gelecek bir ninni belki de. Tam gözlerimiz kapanmak üzereyken piştice, gece kendine geldi ve başladı müzik. Pastoral bir şeyler umuyordum kendisinden, fazla yakıştıramasam da. Ama o kendisine ait olanı, en karanlık olanı döküyordu bana. Karanlık çaldı ben düştüm aşağıya. Ben düştüm, onun sesi yükseldi. Bitmedi hiç, sürekli akıyorduk ninniyle ben ve tabii ki de sen. Mavi insanların yaşadığı bir yere indik ilk önce. Şirinler diyordu senin gözlerin. Değildi, mavi gözlüydü hepsi tüm kötü adamlar gibi. Ninni arkamızda yaşamaya devam ederken boyadık hepsinin gözlerini ve kaçtık. Akmaya devam ettik maviler köyünden ateşe doğru. Bir gariplik vardı her şeyde burada. Ateş olamazdı gecenin ninnisinde. Soğuk dedin zaten, baktık. Soğuk içiniz yazıyordu. Soğuktu ikimizin içi de. Kısık gözlerle ateşin içinden geçtik. Sen ben, ben sen olmuştuk artık. Gözlerimiz daha doğrusu. Ninni hala vardı, biz birbirimizin gözlerinin tadını çıkarıyorduk şekerli. Ben ikimizin adına yaşıyordum belki de. Sen neredeydin kim bilir? Bir sinemaya geldi ninni sonra. Biz de geldik, gözlerimiz. Senin bende benim sende olan gözlerimiz; kapalı gişe, geceyi bekledik, filmi başlatmasını. Açıktı hava, yıldızlardı film, aydı hikaye seyrettiğimiz. En iyi yönetmeni bulamadan kaçtı ninni, en heyecanlı yerinde. Şaşkın ve yorgun gözlerini alıp koştum ben de arkasından. Sen, gözlerim, dalmıştı filme beni unutup. Seslendim orada, herkes ayıpladı, sen de ayıpladın. Gece de ayıpladı. Yerin dibine geçtik. Ninni oradaydı. Hala mı dedim. Cevap vermesine gerek yoktu. Buradaki ateş gerçekti. Yerin dibinde her şey gerçektir dedi gece. Gözlerime baktım. Gidelim diyorlardı. Uzaklaştık oradan, ninni de takip etti bizi. Ondan başka gelen de yoktu zaten. Gece , ay, yıldızlar,umut - hepsi vaz geçmişti bizden. Sus artık dedim yatağımın üstüne geldiğimizde, ben bu geceyi uyumaya ayırdım. Sustu ninni. Ben gözlerimi öptüm, sonra seninkileri kapattım. Rüyamızda birbirimize bakıyorduk.
Yorumlar
Yorum Gönder