Faili
belliydi o son gecenin, kimsenin tanımadığı
Her
zamanki gibi sinsi sinsi yaklaşmış ve işlemişti
Akla
bile gelemeyecek derece mükemmel olduğunu sandığı,
O
renkte olabilecek en sahte, en ruhsuz cinayeti
Onun
sözlerini dinlemeyi bıraktığım geceydi tam da,
Seni
de ikna etmem uzun sürmez diye düşünüyordum.
Görmeden
inanmazsın diye, kalalım dedim baş başa
O
akşam gelmez, bulamaz bizi, yakalayamaz sanıyordum
Geriden
gelen kısık La vie en rose, en sevdiğin
Odada
hafif, biraz nemli, cumartesi akşamı kokusu
Sıcaklığı
içerdeki şeylerin, ama en çok da senin
Masanın
altında saklanansa ürkek insan tutkusu
Gözlerinin
gülüşü benim içimi açıyordu dikkatsizce
Konuşuyordum
anlamsız ve saçma, ama sadece kendimden
Güllerin
içinde hayat var mı, yoksa ben miyim sadece
Şarkıdaki
gülden bahseden, karşımda en güzeli varken
Fark
etmemişim içeri girdiğini , hiç anlamadım zaten
Kendine
yakışan şekilde usul usul süzülerek
Girdi,
iyi niyetle ama gereksizce açtığın içimden
İnanmıştın
oysa o ana kadar, ah o kahpe bellek
Eskisi
gibi oldu her şey, hatırladın sonra beni
Olmamı
istediğin değil gerçek beni, dengesiz
Cehenneme
çevirdiğimi durup dururken her şeyi
Ve
kaldığımı herkes, her şey gittikten sonra çaresiz
O
son gece ölmeyecekti belki, gitmeyecektin sen de
Benim
hiç suçum yok biliyorsun hepsi onun yüzünden
Burada
tek maktul, tek mağdur benim; ne gül, ne de gece,
Yapamıyorum,
bıktım artık senden ve her gece ölmekten
Yorumlar
Yorum Gönder